2 Ekim 2025

Ekimin İkisi - 2025


      Geçen hafta Sapanca'daydık. Fotoğrafta gördüğünüz manzaraya karşı kahvaltı ettik. Oradan Hobbit Evleri'ni görmeye gittik. Birkaç yere daha uğradıktan sonra akşam kiremitte balık yiyip döndük. Keyifli ve güzel bir geziydi. Gittiğimiz yerler de çok güzeldi. Ruhuma iyi geldi. 
     Salı akşamı gelin namzetimizin doğum gününü kutladık. Biz bizeydik. Atahan, gelin namzetimiz, ben ve kocam. Güzel ve keyifli bir akşam oldu. Şimdi bunları yazarken düşündüm. Ben buraya ilk yazmaya başladığımda Atahan 4 yaşındaydı. Komik bebeklik hallerini anlatıyordum. Şİmdi gelinden bahsediyorum. Zaman ne ara aktı gitti? Mesela blogumun otuzuncu, otuz beşinci yılında torunlardan mı bahsedeceğim artık yani? Düşününce gerçek üstü geliyor :O).
    Arada ikinci el satış uygulamalarından satış yapıyorum. Geçenlerde biri satışa koyduğum bir kavanozu (sıfır ve yeniydi) çok beğendiğini söyleyip 70 lira indirim istemiş. Ürünün beğenilmesi beni mutlu etti tabi ki ama o beğendi diye ben niye 70 lira indirim yapıyorum onu anlamadım :O). Beğendiyse alsın dedim kendi kendime.  Bütçem yok dedi. E o zaman beğendiğiyle kalsın almasın. Ya da para biriktirsin. Ya da bütçesine uyan bir şey alsın. Bütçesinin yetmediği şey de kavanoz altı üstü. Beş bin liraya da satmıyoruz yani. Bunu sağda solda da çok görüyorum. Yeni moda oldu. İnternet üzerinden satış yapan ikinci el platformlarında ya da el işi ürün satan İnstagram sayfalarında rastlıyorum genelde: Çok beğendim ama param yetmiyor yarı fiyatına ver. Yüzde yetmiş indirim yap. Ben öğrenciyim bana uygun fiyat ver. Yani bu çok temel bir şeydir, paramız yetmiyorsa almayız. Belli bir miktar iskonto da yapılır tamam adettendir ama bunu da abartmamak gerekir. Bir de teklif edersin, satıcı indirim yaparsa ne ala, yapmazsa da istersen alırsın istemezsen almazsın. Israr etmenin de anlamı yok. Böyle kişilere hiçbir şey satasım da gelmiyor. Müşterinin nasıl satıcı seçme hakkı varsa, satıcının da müşteri seçme hakkı olmalı. Belli kriterlere göre vardır zaten bu hak da, bu kriterlere, "müşteriye gıcık olma" da eklenmeli bence :O).

                 Bu arada dün telefondan girip yazamıyordum şifre istiyor diyordum ya, yazıyı bitirince hazır lafı da geçmişken gireyim şu şifreyi bitsin bu iş dedim. Sağa sola baktım, meğer şifre istemiyormuş, sadece giriş yapacağım mail adresimi seçmem gerekiyormuş. Onu da girince telefonumdan da istediğim zaman yazabilecek hale geldim. İyi oldu.

      Yine görüşmek üzere.

Hiç yorum yok: