14 Ağustos 2024

AĞUSTOSUN ON DÖRDÜ - 2024

  Bu hafta başından beri, her güne yazı yazmak niyetiyle başlasam da yazamadım çünkü fıldır fıldır gezdim :O). Pazartesi akşam eski iş yerimden sevdiğim iki arkadaşımla buluştum akşam üzeri, eve dönmem onu buldu. O gün buluşacağımız belli değildi.  Nasılsa evdeyim diye yazı yazma işini akşama bırakmıştım, olmadı ertesi güne ertelendi. 

  Ertesi gün ise dört yıldır hep "Sana kahveye geleceğim." deyip bir türlü gidemediğim üst kat komşuma en sonunda gittim. Çok güzel karşıladı ve ağırladı beni çok memnun oldum. Sürekli kapıda bacada görüşüyorduk zaten ama müsait zamanlarda yine böyle gelmeli gitmeli görüşmeye karar verdik. Komşumdan döndükten sonra da abimle annem geldi. Ben sigara içeceğim diye tutturduğumdan, sigarayı da sadece mutfakta içtiğimden mutfakta oturduk onlarla. Görüşmemiz gereken ailevi bir konu vardı. Konuşurken bir yandan da kahve yapayım dedim. Tezgahın üzerinde fırın tepsisi kalmıştı, onu fırına kaldırmaya çalıştım yer açılsın diye. Meğerse fırının içinde kızartma tenceresi varmış, unutmuşum. Tepsileri aldım çok bakmadan fırına doğru ittim girmedi, tencereye çarpıp tangır tungur ses çıkardılar. Fırın rafına geçirerek iteyim yerleştireyim dedim. Rafın payı kısa olduğundan kurtulup aşağıya düştüler tencereye çarpıp yine bir dünya ses çıkardılar. Tekrar içine soktum inatla, yine girmedi. Rafı denedim olmadı düştü. Üç dört dakika uğraştım ben bu işle. Arkamda bizimkiler konuşmaya çalışıyor bir yandan ama çıkardığım sesler sebebiyle mümkün değil. Ben de normalde bakarım, çömelirim gerekirse doğru düzgün yerleştiririm hiç böyle olmaz ama bu sefer bir an önce kahveleri yapayım oturup ben de konuyu takip edeyim diye acele ettiğimden, aklım ve dikkatim de onlarda olduğundan dangıl dungul iş yapmaya çalıştım sürekli bir gürültü kaynağı oldum. En sonunda tepsileri hafif yanlayıp çaprazlama soktuktan sonra da tencereyi gördüm :o). 

 Dünü de böyle atlattıktan sonra bugün de bebek görmeye gittim sevdiğim bir arkadaşıma. Atahan artık kocaman bir adam olduğundan pek tabi ki unutmuşum bebeklerin ne kadar minik olabildiğini. Çok tatlı ve çok ufak geldi bana. Sevdim bol bol. Sonuçta güzel, arkadaşlarımla iyi vakit geçirdiğim bir üç gün oldu. 

  Ağustosu da yarıladık neredeyse. Ağustos, temmuz kadar işkenceli geçmese de eylülü sabırsızlıkla bekliyorum.

  Yine görüşmek üzere... 

Hiç yorum yok: