Neredeyse tamamen iyileştim ve ayaklandım. Dikişlerim hala alınmadığı için evden hiç çıkmadım yolda molda bir şey olur, biri çarpar canım acır diye korktum ama bugün randevum var. Dikişler alınacak, öteki operasyonu da yapar mı bugün (sol tarafa yapılacak olan) bilmiyorum ama bir an önce olsun da inşallah sağlıkla onu da atlatayım iyileşme kısmına geçeyim istiyorum. Bunlardan sonra da işim bitmeyecek ama en ağır kısmını atlatmış olacağım en azından diğerleri bu kadar zahmetli olmaz diye düşünüyorum.
Ben evden çıkmadığımdan dün arkadaşlarımı ağırladım evde. Eski iş yerinden hala görüştüğüm ve sevdiğim iki arkadaşım geldi. Keyifli vakit geçirdik. Biz çalışırken evde buluşma kısmı zor geliyordu, iş çıkışı bir yerlere gidip oturmak çok daha pratikti ama ben evde misafir ağırlamayı severim aslında. Ev çok daha rahat bence. İstediğimiz gibi oturduk kalktık, çayımızı da kahvemizi de sigaramızı da içtik. Etraftaki insan kalabalığının gürültüsü yoktu, yormadı beni.
Ben evliliğimde 25. seneme girdim ama bu seneye kadar hiç kışlık domates yapmadım. Annem yapıp veriyordu, kaynım, görümcem yaptıklarından ayırıyordu zaten çok yoğun kullanmadığımdan onlar da bana yetiyordu. Annem ve kaynım bu sene yapmayacağını söyleyince on kilo kadar domates alayım da ben yapayım hem de öğreneyim dedim. Kavanozlarımı, kapaklarımı da hazırladım. Anneme beraber yapalım dedim, onun usulünü öğreneyim onun gibi yapayım diye ama bir ara annem şehir dışındaydı, sonra benim diş işleri çıktı domates yapma mevsiminin sonuna geldik neredeyse ama ben hala yapamadım. Bir aksilik olmazsa bu hafta yapayım ve o işi de bitireyim istiyorum.
Vitrinim yok evde ama kadehlerimi, fazla bardaklarımı koyduğum bir dolabım var. Dağılmış, tozlanmış, bardaklar üst üste duruyor arada devriliyorlar, her seferinde kırılmanın ucundan dönüyoruz ve her kapağını açtığımda şurayı bir toplayım bir ara diyordum ama o ara neredeyse bir senedir hiç gelmiyordu. Komple boşaltmak gözümde büyüyordu açıkçası. Geçen gün bir haftadır evden hiç çıkmadan hep yatıyor olmanın verdiği enerji ve sıkıntıyla dolaba giriştim. Boşalttım, masanın üzerine yığdım. Bir yıkayım tozu gitsin de öyle yerlerine koyayım dedim ki, sular kesilmiş! Çok sık kesilmez halbuki sularımız belki senede bir - iki kere ama işte o senede bir kere kesileceği gün de benim senede bir kere bardak dolabını düzenleyeceğim günü buldu. O gün o iş kaldı. Ertesi gün de başka şeyler yaptığımdan çok az bir kısmı yıkandı. Sonraki gün bana bir atalet geldi hiç elimi süremedim. Derken derken gün gün az az yıkadım kaldırdım ama hep bir köşede bir kısmı bekledi. Yani aslında makinede yıkanabilecekler yıkandı da elde yıkamam gerekenleri yapmayı bir türlü canım istemedi, çok zor geldi. Dün artık misafirim gelecek diye son kısmını da yıkadım ama kurulayıp kaldırmaya fırsatım olmadı. Bugün artık dolaba yetleştireceğim ve bu iş de bitmiş olacak. Bazen bazı işler ne kadar sürünüyor elimizde, bilmem size de oluyor mu? Benim her zaman olmuyor ama oldu mu da tam oluyor:). Suların kesilmesi o anlık dolap toplama gazımı alıp götürünce bu iş de öyle oldu, süründükçe süründü. Ben bile bıktım elimin altında sürekli yıkanacak bardak, kafamda sürekli o işin olmasından. Bittiği için mutluyum:).
Sonra yine görüşmek üzere…